UMRUMDA DEĞİL NE AFERİN NE DE YUH! MENZİLE ENGEL DEĞİL ÖNÜME ÇIKAN GÜRUH

Umrumda değil ne aferin ne de yuh; Menzile engel değil yoluma çıkan güruh!..


Nevres selîm ü pâk gelip gitmedir hüner
Yohsa cihâna günde bin âdem gelir gider

12 Haziran 2011 Pazar

Fransa Kralından, Kanuni Sultan Süleyman'a mektup

Avrupa (Haclılar) o zamanlar karışıktır. Kendi aralarında bir toprak savaşı sürüp gitmektedir. Kanuni Sultan Süleyman olası Haclı seferlerine karşılık - Haclıların Türkler üzerine sürekli bir sefer düzenleme politikaları vardır - Fransa'nın yanında görünürler. Kanuni Sultan Süleyman Fransa kralının iki yüzlülüğünü bilmektedir fakat buna sesini çıkartmaz. Haclıların dağınık kalması Âlemi İslâm'ın bekası ve güvenliği için şarttır. Fransa o zamanlar Osmanlı (Türk) Sultanını dünyanın hakimi olarak görürdü (nitekim de öyledir). Ve Fransa Kralı bunu bilerek Kanuni Sultan Süleyman'a bir elçi ve mektup ile yardımını ister..

Ey yedi iklimin Padişahı, dünyanın sığınağı yiğitlik membaı, ey şâhım benim hâlimden haberdar ol ve bu gönlü yaralıya lûtuf ve merhametini gönder. Senin gibi dünya hükümdârı yok. Başka hükümdâr senin kapında ancak kapıcı olabilirler. Sen şâha ben bütün gönlümle itaat eyledim. Senin kullarına dostum, düşmanlarına düşmanım. Ben kendi hâlimce fransa ülkesine şâh bulunuyorum. Puta tapan hristiyanların sığınağıyım. Siz Şâh-i cihâna durumu anlatmak gerekirse, şunu beyan ederim ki, benim neslim Rûşîn-Revân'a çıkar. Bizim aramızdan kötü talihli bir adam, aslı cuhut ve mel'ûn birisi Çazar oldum deyü ortada dava kılıp, bu hile ile yüksek pâyelere yol buldu, ey şâh ben de bu hali görünce yanıma nice asker, kul topladım ki, varıp onunla savaşayım. Onu, kötü adamı ortadan kaldırayım. O, çazarlık havasıyla bu tarafta dünyayı kargaşaya verdi ve Ungurus vilayeti tarafında  Alaman vilâyetinin kâimmakamı olan kardeşi Ferendoş (Ferdinand), oradaki âdemoğlullarının ıstırap çekmelerine sebep olup kendilerinin vücutlarını bu dünya yüzünden kılıçla ortadan kaldırmak gerekir; hattâ bu vacip olmuştur. Siz cihân padişahının kapısından şu beklenir ki, Avrupa'da kötü hükümdarları saldırıları ile bertaraf eder ve Ungurus tarafından da padişah hazretleri savaşa gelirse, düşmanın fesadı kılıç ile ortadan kaldırılmış olur ve dünya yeniden eski parlaklığına kavuşur. Bunda şüphe yoktur.

Kanuni Sultan Süleyman mektubu dikkatle gözden geçirmiş fakat cevabı biraz ertelemiştir. İkinci bir elçi daha gelir durumu tekrar arz edince, Padişah, cihâd ve gazâya karar verdi ve hristiyan denizcilerine dehşet veren kahraman savaşçı Kaputanıderya Barbaros Hayrettin Paşa İstanbul'a davet edildi. Barbaros Hayrettin Paşa fermanı eline alınca, derhal Edirne de bulunan Padişahın huzuruna geldi. Konuşmalar sonunda Hayrettin Paşa "Emir Padişahımındır, canımız yoluna fedadır, yardımınızla o diyara giderim. İspanya ile gönülden savaşır, onun ülkesini elinden alırım." dedi. Hayrettin Paşa 100 pare gemi ile Fransa yardımına gitmesi kararlaştırıldı. Kanuni Sultan Süleyman, elini öpen Barbaros Hayrettin Paşa'ya şöyle hitap etti; "Ey denizcilerin önderi, deniz ikliminin ve tekniğinin bilgisine sahip kaputan: Sana bu deniz seferinde tam yetki veriyorum, her durumda adamlarınla meşveret et, o diyârı fethet." dedi. Ve Barbaros Hayrettin Paşa 950 Muharremi'nin 12'sinde (17 Nisan 1543) denize açıldı.

Kaputanıderya Barbaros Hayrettin Paşa, Marsilya'ya varmış fransız donanması Hayrettin Paşa'yı karşılamış ve hatta Kaputanıderya Barbaros Hayrettin Paşa'nın geleceğinden haberdar olan halk, uzaklardan sırf bu dünyaya korku salan denizciyi görmeye gelmişlerdir. Binbir türlü şenlikler, ikramlar ve ziyafet yapılmıştır. Gazâ sonucu Kaputanıderya Barbaros Hayrettin Paşa fethi Sultana mektup ile bildirmiştir. (Öyle ki denizlerde Hayrettin paşa görününce bazı donanmalar harbden vazgeçip teslim olurlarmış)

Bir de bu karşılama ile ilgili beyit vardır ki, itibara nail olmuş ecdadımızla övünmemize sebeptir..,

Ne denlü var ise ta'zîm u iclâl
İdüp kılmadılar bir kılca ihmâl

Osmanlı - Halil İnalcık eserinden kısa alıntılardır.



2 yorum:

  1. Eline sağlık Fatihcim, ilk defa öğrendim böyle bir olayı. Teşekkürler

    YanıtlaSil
  2. Eyvallah Ersin abi, ilgilendiğin için ben teşekkür ederim.

    YanıtlaSil